Havaların soğumasıyla birlikte grip, soğuk algınlığı gibi hastalıklar görülmeye başladı. Kreşlerde yaygın olan Respiratuvar Sinsitiyal Virüsü (RSV) okulların açılmasıyla çocuklarda burun akıntısı, nezle, ateş benzeri belirtilerin ortaya çıkmasına neden oldu. Ailelerin dikkat etmesi gereken noktaları tek tek sıralayan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Vefik Arıca, RSV virüsü ile ilgili merak edilenleri anlattı.
RSV virüsü, insandan insana ya da eşya teması yoluyla bulaştığından kreşlerde sıklıkla görülen bir hastalık olarak biliniyor. Ateş, burun akıntısı ve soğuk algınlığı benzeri bulgular ile ortaya çıkan RSV virüsü, küçük çocuklarda solunum yollarını ve akciğerleri etkilemektedir. Peki RSV virüsü nasıl belirti veriyor? Ne gibi önlemler alınabilir? Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Vefik Arıca, RSV virüsünün ciddi belirtilerini açıklayarak, dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
ÖZELLİKLE BEBEKLER VE YAŞLILARDA…
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Vefik Arıca, “Respiratuvar sinsityal virüs (RSV), parainfluenza virüs ailesine mensup olan ve solunum yollarını hedef alan bir RNA virüsüdür. Her yaştan kişiyi enfekte edebilse de özellikle, erken doğan bebeklerde (prematüre), emzirme dönemindeki bebeklerde ve küçük çocuklarda enfeksiyona yol açar. Yetişkinlerde ise hafif soğuk algınlığı semptomları oluştursa da önemli bir sağlık sorununa neden olmaz.
Tüm yaş gruplarında özellikle bebekler ve yaşlılarda yaşamı tehdit eden solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan virüs, son yıllarda görülme sıklığındaki artışla dikkat çekiyor. Çocukların tümü 2 yaşına kadar en az bir kez RSV ile hastalanmakta ve hayat boyu bu enfeksiyonun tekrarı sık olarak görülmektedir.
RSV, hava yoluyla veya öksürük sonucu havada asılı kalan virüs içerikli damlacıklar yoluyla bulaşır. Damlacıkların ortamdaki eşyalara bulaşması sonucu, temas yoluyla damlacıkların ağza veya buruna götürülmesi de diğer bir bulaşma yoludur. Altı aydan küçük bebeklerde alt solunum yolu (bronşit ve zatürre) enfeksiyonlarının % 35- 50’si RSV virüsüne bağlı olarak gelişir.
RSV virüsü genellikle kış ve erken ilkbahar aylarında yıllık salgınlar şeklinde görülmektedir. Hastalık genellikle Kasım- Aralık aylarında başlamakta, Ocak ve Şubat ayında zirveye ulaşmakta, Nisan ayı sonunda da sona ermektedir.” diye belirtti.
BU BELİRTİLERE DİKKAT!
Özellikle ciddi belirtilere dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, “RSV enfeksiyonu ilk başlarda soğuk algınlığı belirtileri ile karşımıza çıkar. Bunlar; hafif ateş, burun akıntısı, öksürük benzeri soğuk algınlığı belirtileridir. Hastalığın şiddetlenmesi ve karakteristiğinin değişmesiyle birlikte şikayetler şiddetlenir. Virüs, özellikle prematüre bebeklerde 3-4 gün içerisinde akciğer dokusuna yayılarak küçük hava yollarına (bronşiyollere) ulaşır. Bu, çok ciddi bir durumdur ve her an solunum yetmezliğine sebep olabileceğinden acil müdahale gerektirir.” dedi.
Prof. Dr. Vefik Arıca, RSV virüsü belirtilerini şöyle sıraladı:
Enfeksiyonun ilk dönemlerindeki belirtiler:
Ateş
Burun akıntısı
Soğuk algınlığı benzeri bulgular
Durumun ciddileştiğini gösteren belirtiler:
Nefes almada zorluk ve buna eşlik eden belirtiler: Bebeklerde nefes darlığı durumunda çeşitli bulgular ortaya çıkar. Bunlar arasında burun kanatlarının genişlemesi, göğüste çekilmelerin izlenmesi, soluk alışverişinin hızlanması, ileri vakalarda ise dudaklarda ve el-ayak uçlarında morarmalar gözlenir.
Nefes alıp verme esnasında ıslık sesi: Özellikle soluk verirken duyulabilen veya muayene esnasında tespit edilen, hava yollarının daralması sonucu hava akımının etkisiyle ortaya çıkan ıslık sesi tipiktir.
Bebek, sürekli bir hava açlığı içinde olduğu için ağzının dolu olmasını istemez, verilen yiyecek ve içecekleri ağzına almayı reddeder ve kusabilir.
Hareketlerde azalma
Sıvı kaybı bulguları: Enfeksiyon nedeniyle, su kaybına bağlı olarak bebekte dehidrasyon bulguları ortaya çıkar. Bunlar arasında, ağlama esnasında gözyaşının oluşmaması, idrarda azalma, kuru ve soğuk cilt gibi belirtiler yer alır.
KİMLER RİSK ALTINDA?
Özellikle bazı hasta gruplarının RSV enfeksiyonu açısından risk grubu olarak kabul edildiğini belirten Prof. Dr. Vefik Arıca, bu grupları sıraladı:
8-10 haftalık bebekler
Prematüre bebekler
Bağışıklık yetmezliği bulunan çocuklar
Kalp ve akciğer problemleri olan hastalar
Kreş ve bakımevi gibi toplu ortamlarda bulunan çocuklar
65 yaş ve üzeri yetişkin hastalar
“Prematüre bebeklerin savunma sistemleri zamanında doğan bebeklere göre daha zayıftır. Ayrıca, prematüre bebeklerin akciğerleri tam anlamıyla olgunlaşmamıştır. RSV, üç yaş üstü çocuk ve yetişkinlerde çoğunlukla ciddi bir problem oluşturmazken, prematüre ve savunma sistemi zayıf bebeklerde ciddi tablolara hatta ölümlere neden olabilir.”
COVID-19’DAN AYIRT ETMEK İÇİN…
“Hem koronavirüs hem RSV viral enfeksiyon oluşturan RNA virüsleri olduğundan belirtiler aynı olabilir. Koronavirüste bazı vakalarda tat ve koku alma kaybı yaşanırken RSV enfeksiyonunda tat ve koku almada değişme olmaz.”
BULAŞMASINI ÖNLEMENİN YOLLARI
Prof. Dr. Vefik Arıca, “RSV’nin bulaşma yolu hava ve damlacık yoluyla olduğundan, buna yönelik alınacak tedbirler RSV’nin bulaşmasını ve dolayısıyla hastalığın gelişmesini önleyebilir. Bu doğrultuda yapılması gerekenler aşağıdaki gibi özetlenebilir:
Eller sık sık ve bol sabunlu suyla yıkanmalıdır.
Öksürük veya hapşırma anında ağız ve burnun kapatılması son derece önemlidir.
Maske takmak ve kişilerle münasebetlerde mesafe bırakmak bulaşmayı önler.
Havlu gibi ortak kullanılmaya müsait eşyaların mümkün olduğunca bireysel kullanılmasına özen gösterilmelidir.
Temasın yoğun olduğu yüzeyler sık sık dezenfekte edilmelidir.
Sigara tüketimine son verilmelidir. Sigara dumanının solunması, bebeklerde RSV enfeksiyonu riskini artırır.”
EBEVENYNLER DİKKAT!
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Vefik Arıca, ebeveynleri bu konuda özellikle dikkat etmeleri gerektiğini belirterek, alınması gereken önlemleri açıkladı:
Bebeğe dokunmadan önce elleri bol su ve sabunla yıkamak.
RSV enfeksiyonu bulaşabileceğinden bebeği öpmekten kaçınmak.
Bebeğin yanında sigara içilmesine izin vermemek.
Virüs, kullanılmış mendillerde saatlerce hayatta kalabileceğinden kullanılmış mendilleri ortadan kaldırmak.
Bebeği kalabalık yerlere götürmemek
Solunum yolları enfeksiyonu şüphesi veya ateşi olan kişilerin/çocukların bebeğe temasını engellemek.
Bebeğin oyuncaklarını ve kullandığı malzemeleri sık sık temizlemek.
Sabah 08.11.2021 www.sabah.com.tr